DEÜ DENİZ BİLİMLERİ VE TEKNOLOJİSİ ENSTİTÜSÜ 50. YILINI GURURLA KUTLADI

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü, deniz araştırmalarına yön veren yarım asırlık bilimsel birikimini düzenlenen özel programla kutladı.

Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsünde gerçekleştirilen “50. Yıl Özel Programı”na Türk Deniz Kuvvetleri Donanma Komutanı Oramiral Kadir Yıldız, Rektörümüz Prof. Dr. Bayram Yılmaz, T.C. Dışişleri Bakanlığı Kuzeydoğu Akdeniz Genel Müdürü Büyükelçi Burak Özügergin, Üniversitemiz üst yönetimi, akademisyenlerimiz ile paydaş kurum ve kuruluşların temsilcileri katıldı.

 

“ENSTİTÜMÜZ, DİSİPLİNLER ARASI BİR BİLİMSEL YAKLAŞIMI ESAS ALMIŞTIR”

Programda konuşan Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz, DEÜ’nün deniz bilimlerine sunduğu katkının artarak devam edeceğine dikkat çekerek, “Bugün burada Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsünün elli yıla yayılan emeğinin oluşturduğu birikimi paylaşmanın gururunu yaşıyoruz. Yarım asırlık bu süreç geçici hedeflerle değil, süreklilik ve ciddiyetle inşa edilmiş bir yolculuğun ifadesidir. Enstitümüz devletimizin sürekli desteğiyle yıllar boyunca faaliyetlerini kısa vadeli ihtiyaçlara göre şekillendiren bir anlayıştan uzak durarak uzun soluklu, tutarlı ve disiplinler arası bir Bilimsel yaklaşımı esas almıştır. Bu yaklaşım lisans üstü eğitimden akademik üretime, saha çalışmalarından kurumsal iş birliklerine uzanan geniş bir alanda karşılık bulmuş ve deniz bilimleri alanında kalıcı bir bilgi birikiminin oluşmasına katkı sağlamıştır. Bugün gelinen noktada üniversiteler, bilimsel bilgiyi yalnızca üretmekle sınırlamayan, bu bilgiyi süreklilik anlayışıyla ele alan, güncel sorunlarla ilişkilendiren ve karar süreçlerine katkı sunacak nitelikte değerlendirmeyi önceleyen bir anlayışla çalışmalarını sürdürmektedir. Bu yaklaşım yıllar içinde oluşan akademik birikimin ve kurumsal sürekliliğin doğal bir sonucudur,” dedi.

 

“ÜNİVERSİTELERİN ÜSTLENDİĞİ ROL BİLİMSEL BİLGİNİN GÜVENİRLİĞİNİ SAĞLAMAKTIR”

Rektör Yılmaz, konuşmasının devamında denizlere yönelik bilimsel çalışmaların stratejik önemine vurgu yaparak şu ifadeleri kullandı:

“Denizlere yönelik bilimsel çalışmalar, günümüzde yalnızca akademik bir ilgi alanı olarak değil, ülkemizin denizdeki hak ve menfaatlerinin bilimsel bilgiyle desteklenmesi açısından önem taşımaktadır. “Mavi Vatan” vizyonu çerçevesinde ortaya konulan stratejik yaklaşım denizlerdeki duruşun aynı zamanda güvenilir ve nitelikli bilimsel verilerle güçlendirilmesi gerektiğini açıkça ortaya koymaktadır. Üniversitelerin bu çerçevede üstlendiği rol bilimsel bilginin güvenirliğini ve sürekliliğini sağlamaktır. Bu bilimsel yaklaşımı, içinde bulunduğumuz coğrafyanın tarihsel birikiminden bağımsız düşünmek mümkün değildir. İzmir ve çevresi yüzyıllar boyunca denizle kurulan ilişkinin belirleyici olduğu bir tarihsel zemine şahittir. 11. yüzyılda Ege'de gemicilik faaliyetlerine yönelen Çaka Bey, bu coğrafyanın bir sınır değil, bir ufuk olarak görüldüğünün erken örneklerinden biridir. Bugün bu alanda yürütülen faaliyetlerin planlı desteklenmesi, altyapının güçlendirilmesi ve nitelikli akademik üretimin teşvik edilmesi Üniversitemizin bilimsel yönelimleri arasında önemli bir yatırımdır. Bu elli yıllık birikimin oluşmasında emeği geçen; bilgisiyle, kararlılığıyla, sorumluluk bilinciyle katkı sağlayan tüm akademisyenlerimize, araştırmacılarımıza ve idari personelimize teşekkür ediyorum.”

 

“DENİZLER MİLLETLERİN KADERİNİ BELİRLEMİŞTİR”

Donanma Komutanı Oramiral Kadir Yıldız, “Denizler ve denizciler tarih boyunca milletlerin kaderini belirlemiştir. Asya, Avrupa ve Afrika'yı birleştiren stratejik bir bölgede bulunan üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde ve Mavi Vatanımızda deniz yetki alanlarımızdaki hak ve menfaatleri korumak, bu iradenin devamlılığını bilimsel faaliyetlerle sağlamak istiyoruz. 1081 yılında ilk amiralimiz olan Çaka Bey tarafından Ege Denizi'nde kurulan Türk Deniz Kuvvetleri, envanterimizde bulunan 90'ı deniz savunma vasıtası, 80'i muharip olmak üzere 142 platformumuz ve yaklaşık 42 bin personelle ana vatanda güvende, denizlerde güçlü, dünyada söz sahibi olmak için tüm denizlerde var olmak hedefiyle dünya denizlerinde etkin ve caydırıcıdır. Yerli ve millî savunma sanayimiz de kendini sürekli geliştiren, dinamik bir yapıya sahiptir,” ifadelerini kullandı.

 

“DENİZLER STRATEJİK BİR MEKÂN OLARAK ELE ALINDI”

DEÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Harun Özdaş da Enstitünün kurumsal duruşuna dikkat çekerek, “Enstitümüz kurulduğu günden beri denizleri yalnızca fiziksel ve biyolojik bir alan olarak değil; ulusal çıkarlar, bölgesel dengeler ve küresel süreçlerle iç içe geçmiş stratejik bir mekân olarak ele aldı. Bu, zamanla kurumsal bir duruşa dönüşerek araştırma kültürümüzü belirledi,” dedi.

 

KONFERANS, PANEL VE SERGİYLE TAÇLANDI

Konuşmaların ardından Prof. Dr. Harun Özdaş’ın moderatörlüğünde; Piri Reis Üniversitesi Denizcilik Tarihi Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. İdris Bostan, DEÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Ergün ve T.C. Dışişleri Bakanlığı Kuzeydoğu Akdeniz Genel Müdürü Büyükelçi Burak Özügergin “Geçmişten Geleceğe Deniz Bilimleri” başlıklı konferansta konuştu.

Ardından DEÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Nilhan Kızıldağ’ın moderatörlüğünde; ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Barış Salihoğlu, İÜ Deniz Bilimleri ve İşletmeciliği Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Cem Gazioğlu ve Prof. Dr. Harun Özdaş’ın katılımıyla “Deniz Bilimlerinde 50 Yıl” başlıklı bilimsel panel gerçekleştirildi.

Program, “Mavi Miras” Fotoğraf Sergisinin gezilmesiyle sona erdi.