Akdeniz Üniversitesi’nde Coğrafi İşaretler İçin Ortak Yol Haritası Çağrısı

Gündem 08.05.2025 - 20:37, Güncelleme: 08.05.2025 - 20:37
 

Akdeniz Üniversitesi’nde Coğrafi İşaretler İçin Ortak Yol Haritası Çağrısı

Akdeniz Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen Antalya Coğrafi İşaretler Zirvesi’nde, tarımsal üretimden kırsal kalkınmaya uzanan yeni vizyonun temelleri atıldı. Antalya Valisi Hulusi Şahin, zirvede her kuruma ‘coğrafi işaret’ ödevi verileceğini belirterek, Akdeniz Üniversitesi’ni bu alanda rehber kurum ilan etti.

Akdeniz Üniversitesi Coğrafi İşaretler Uygulama ve Araştırma Merkezi (AciMER), Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO), Yöresel Ürünler ve Coğrafi İşaretler Türkiye Araştırma Ağı (YÜciTA) iş birliği ile düzenlenen Antalya Coğrafi İşaretler Zirvesi’nin açılış töreni geniş katılımla gerçekleştirildi. Akdeniz Üniversitesinin ev sahipliği yaptığı zirveye Antalya Valisi Hulusi Şahin, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, BM Tarım ve Gıda Örgütü (FAO) Türkiye Temsilci Yardımcısı Dr. Ayşegül Selışık, Antalya’nın ilçe belediye başkanları, kaymakamları, oda başkanları, il müdürleri, sivil toplum kuruluşları ile çok sayıda temsilci, akademisyen ve öğrenci katıldı. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu Konferans Salonunda gerçekleştirilen zirvede tarladan sofraya uzanan zenginliğini tescilleme yolunda güç birliği yapıldı. ZİRVEDE ORTAK YOL HARİTASI ÇAĞRISI Zirvenin açılış konuşmasını yapan Antalya Valisi Hulusi Şahin, coğrafi işaret konusunda bugüne kadar yürütülen çalışmaların çok kıymetli olduğunu belirterek, ancak bulunulan noktanın yeterli olmadığını vurguladı. Antalya dışında başka hiçbir yerde yetişmeyen tropik ürün sayısının bile yaklaşık 30 olduğunu hatırlatan Vali Şahin, “20.000 kilometrekarelik bu güzide coğrafyada sadece tarımsal ürünler yüzlerle ifade edilir. Kadim bir kültürümüz var. Bu kültürün yüzlerce yıllık serüveninden süzülerek gelen pek çok lezzetimiz, ürünümüz ve gıdamız var, yemeklerimiz var. Bunları da sayınca ortaya devasa bir potansiyel çıkıyor.” diye konuştu. HER KURUMA COĞRAFİ İŞARET ÖDEVİ Bu potansiyeli harekete geçirmek için harekete geçmek gerektiğini vurgulayan Vali Şahin, coğrafi işaretler konuşunda Akdeniz Üniversitesinin ve YÜciTA’nın rehberliğinde her kuruma verilecek ödevle çalışmalara başlayacaklarını kaydetti. Vali Şahin “Bu işin uzmanları bir ev ödevi veriyorlar. Biz ev ödevimizi alıyoruz. O ödevini yapacağız, paylaşacağız. Kaymakamlarımız, belediye başkanlarımız, oda başkanlarımız. tam paydaşlarımızla üzerimize düşen ne ise hangi ürün bize düştüyse tek tek çalışacağız. Bu konuda Rektör hocamı tebrik ediyorum. Bu merkez bizim tam da aradığımız şeydi. Çünkü bize bir kılavuzluk yapacak ve bir yön verecek akademik olarak merkez gerekiyordu. O merkez de artık Akdeniz Üniversitemizde var. Dolayısıyla bir taraftan YÜciTA var. Bir taraftan Akdeniz Üniversitesinin Coğrafi İşaretler Uygulama ve Araştırma Merkezi var. Onlar bizim rehberimiz olacak. Bizler de odalar, borsalar, kaymakamlıklar, belediye başkanlıkları her birimize lütfen isim isim ödev verin alalım, ödevimizi çalışalım. Bu coğrafya, bu kültür muhteşem. Bu kültür çok kadim ama bu aynı zamanda bize bir sorumlulukta yüklüyor. Bu sorumluluğun gereğini yapmamız gerekiyor.” dedi. ANTALYA TARIMDA TÜRKİYE’NİN LOKOMOTİFİ Türkiye’nin örtü altı üretiminin yarısının Antalya’da olduğunu söyleyen Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ise Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak 21 hal, 1938 tüccar ve komisyoncuyla işlem hacmi büyüklüğü olarak Türkiye’de 1. sırada olduklarını ifade etti. Üretilenlere değer katan Coğrafi İşaretler Zirvesinin Antalya’da düzenleniyor olmasının çok anlamlı olduğuna değinen Başkan Böcek “Coğrafi işaretler sadece bir ürünün adı değil üretildiği bereketli toprakların kültürünü, tarihini, üretim bilgisini ve emeğini temsil eden çok kıymetli bir kimliktir. Yerel yönetimler olarak bizler, bu kimliğin korunması, yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılması noktasında önemli sorumluluklara sahibiz. Çünkü coğrafi işaretler yalnızca bir pazarlama aracı değil, aynı zamanda kırsal kalkınmanın, yerel istihdamın, kadın ve genç girişimciliğin en güçlü destekçisidir. Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak bizler, sadece zengin tarım ürünlerimizi değil, bu ürünlerin arkasındaki kültürel mirası da korumaya gayret ediyoruz. Gazipaşa narından Korkuteli Karyağdı Armuduna, Alanya Muzundan Finike Portakalına, Manavgat Susamından Antalya Piyazına, serpme böreğine ve muhteşem kabak tatlısına kadar birçok ürünümüzün coğrafi işaret sürecini destekliyor, üreticilerimize eğitim, lojistik ve pazarlama desteği veriyoruz.” diye konuştu. KÜLTÜRÜMÜZE, EMEĞİMİZE SAHİP ÇIKALIM Coğrafi işaretli ürünler alanında hem Antalya’nın hem Türkiye çok zengin olduğunu söyleyen Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan ise “Bu alanda Türkiye'den daha zengin bir ülke var mı? O kadar güzel, o kadar bereketli bir coğrafya ki yüzyıllarca bin yıllarca birçok medeniyet gelmiş geçmiş. Bu medeniyetleri bıraktığı kültürler var. Coğrafi işaret ne demek, kültür demek, benlik demek; yani geçmiş demek. Ve aynı zamanda bugün demek, gelecek demek. Coğrafi işaretler ekonomi demek, emek demek. Ancak şu günlerde maalesef kültürümüzde de biraz erozyonlara uğruyoruz. Bu anlamda var gücümüzle sahip çıkmamız gerekiyor.” dedi. YELTEN TARHANASI VE SİDE NARI İÇİN TESCİLİ İÇİN BAŞVURU Akdeniz Üniversitesi olarak bu konuda yaptıkları çalışmalara değinen Rektör Prof. Dr. Özlenen Özkan “Akdeniz Üniversitesi olarak, ben ilk rektör olduğum zaman Yavuz hocam yanıma geldi ve coğrafi işaretler merkezi kurulması için çalışmalar yaptık. YÖK'e merkez başvurusunda bulunduk. Akdeniz Üniversitesi Coğrafi İşaretler Uygulama ve Araştırma Merkezimiz 2024 yılı itibarıyla faaliyete geçti. Bu merkezimiz ile şu anda ‘Yelten Tarhanası’ ve ‘Side Narı’ için tescil başvuruları gerçekleştirildi. Bunun tescilini almaya çalışıyoruz.” dedi. Coğrafi işaretli ürünler için öncelikle tarımı korumak gerektiğine vurgu yapan Rektör Özkan, “Öncelikle tarım arazilerini korumamız gerekiyor. Çünkü bundan yıllar sonra tarhana yapacak domatesimiz olacak mı? Bu anlamda biz coğrafi işaretleri 20 yıl, 30 yıl, 50 yıl sonra sahip çıkmak istiyorsak şu anda toprağımıza, havamıza, suyumuza sahip çıkmamız gerekiyor.” diye konuştu. TESCİLLİ ÜRÜNLERDE HEDEF BÜYÜYOR Antalya’nın coğrafi işaretler alanında hem ürün zenginliği hem de farkındalık düzeyi açısından öncü şehirlerden biri olduğunu söyleyen Antalya Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır “Finike Portakalından Antalya Piyazına, Alanya Avokadosundan Manavgat Susamına kadar birçok ürün hem yerelde sahiplenildiğini hem de ulusal düzeyde tanınır hale geldiğini söyledi. Coğrafi işaretler konusunun uzun süredir önem verdikleri bir alan olduğunu belirten Çandır, “Biliyoruz ki coğrafi işaret, bir şehrin kendi kültüründen, doğasından, ikliminden süzülen değerlerin tescillenmesi demek. Bizler de bu değerlerin yok olup gitmesini değil, aksine büyümesini, tanınmasını, ekonomiye katkı sağlamasını istiyoruz. 16 sene önce tescilli coğrafi işarete sahip ürün sayımız ancak 109 idi. Bugün 1.700’ü geçti. 700’e yakında başvurumuz var. Bunların da önemli bir kısmını Odalarımız, Borsalarımız, belediyelerimiz, valiliklerimiz ülkemize kazandırdı. Ancak bununla da yetinmedik. Yerel zenginliklerimizi, AB nezdinde de koruma altına almaya başladık. Şu ana kadar 31 ürünümüz, AB'den coğrafi işaret tescilini aldı. 81 ürünümüz de sırada bekliyor. TOBB Brüksel Ofisimizle, coğrafi işaretlerin AB tescil aşamalarına yardımcı oluyoruz. İnşallah hem ülkemizde, hem de AB’de tescilli ürünlerimizin sayısını artırmaya devam edeceğiz.” diye konuştu.   GASTRONOMİ TURİZMİNDE PAY ARTMALI Turizmde gastronomi payının artması gerektiğine vurgu yapan Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Hacısüleyman, “Biz turizm pastasından yeterince pay aldığımızı düşünmüyoruz. dünyada 1.9 trilyon dolar bir para dönüyor turizm hareketinde. Bundan herkes pay almak istiyor. Biz de 60 milyar dolar civarında ülke olarak pay alıyoruz ama bu 1.9 trilyon doların yüzde yirmisi gastronomiden kaynaklıyor. Gelen insanların yeme içme kültürünü tanımak için harcadıkları paradan oluşuyor. Biz de bu değişik oranlarda ifade edilebiliyor. Bazı kurumlarımız yaptıkları çalışmada %18 diyorlar Türkiye için. dünya turizm örgütündeki bazı rakamlar ispanya için %25 rakamını işaret ediyor. Yani coğrafi işaretli ürünlerimizi yapacağız ama bunu pazarlamamız gerekiyor ve insanlar ülkemize gelirken internette okuduklarında şöyle bir şey varmış sizde bundan yemek istiyorum demesini sağlamamız gerekiyor. Tanıtımını yapmamız gerekiyor.” ifadeleri kullandı TÜRKİYE'DE 2422 TESCİLLİ ÜRÜN BULUNUYOR Coğrafi işaretli olarak tescillenen ürünler konusunda dünya ve Türkiye istatistiklerini paylaşan BM Tarım ve Gıda Örgütü (FAO) Türkiye Temsilci Yardımcısı Dr. Ayşegül Selışık da “Coğrafi işaretli ürünler Özellikle gıda güvenliğinin konuşulduğu günlerde özellikle çiftçi için çiftçinin katma değerli bir ürünü sunabilmesi adına en önemli değer. Bunu iyi değerlendirmek lazım. Bugüne kadar yapılan çalışmalarla bize verilen güncel rakamlara göre şu anda Aydın Memecik Zeytini ile 31 bire ulaşmışız, Avrupa Birliği nezdinde tescilli coğrafi işaret sayımız. Bu gerçekten çok güzel bir rakam. Türkiye'de 2422 tescilli ürün bulunuyor, Avrupa'da 44.051, Asya'da ise 44.043 ürün coğrafi işarete sahip. Dünyada da coğrafi işaretli ürün sayısı 9460. Bunun 2422’si tescilli olarak Türkiye’de ama Avrupa Birliği'nde de 31 ürün çok kötü değil ama daha da çok sayıda ürünümüz var ve sahada gezdikçe çok ilginç ürünlerle karşılaşıyoruz. Eminim sizler de öylesinizdir. O ürünlerin de tescillenip raflarda yerini bulması katma değere dönüştürülmesi önemli.” diye konuştu. AÇILIŞ KONFERANSINDA YAPILMASI GEREKENLER KONUŞULDU Açılış konuşmalarının ardından YÜciTA Başkanı Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu tarafından Açılış Konferansı verildi. Antalya Valisi Hulusi Şahin ve Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan’ın takip ettiği Açılış Konferansı’nda YÜciTA Başkanı Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu, coğrafi işaretlerin dünya ölçeğinde, Avrupa’da, Türkiye’de ve Antalya özelindeki güncel gelişmeleri katılımcılarla paylaştı. Tekelioğlu, coğrafi işaretler konusunda izlenmesi gereken yolları ve yapılması gerekenleri ifade ederek toplantıların gerçekleşmesinde emeği geçenlere teşekkür etti. Açılış Konferansının ardından İİBF fuaye alanında Antalya’ya has yöresel ürünlerin tadımı gerçekleştirildi. İki gün boyunca dolu dolu geçecek Zirvede coğrafi işaretler konuşu çeşitli boyutlarıyla ele alınacak.
Akdeniz Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen Antalya Coğrafi İşaretler Zirvesi’nde, tarımsal üretimden kırsal kalkınmaya uzanan yeni vizyonun temelleri atıldı. Antalya Valisi Hulusi Şahin, zirvede her kuruma ‘coğrafi işaret’ ödevi verileceğini belirterek, Akdeniz Üniversitesi’ni bu alanda rehber kurum ilan etti.

Akdeniz Üniversitesi Coğrafi İşaretler Uygulama ve Araştırma Merkezi (AciMER), Antalya Ticaret ve
Sanayi Odası (ATSO), Yöresel Ürünler ve Coğrafi İşaretler Türkiye Araştırma Ağı (YÜciTA) iş birliği ile
düzenlenen Antalya Coğrafi İşaretler Zirvesi’nin açılış töreni geniş katılımla gerçekleştirildi. Akdeniz
Üniversitesinin ev sahipliği yaptığı zirveye Antalya Valisi Hulusi Şahin, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof.
Dr. Özlenen Özkan, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, BM Tarım ve Gıda Örgütü
(FAO) Türkiye Temsilci Yardımcısı Dr. Ayşegül Selışık, Antalya’nın ilçe belediye başkanları,
kaymakamları, oda başkanları, il müdürleri, sivil toplum kuruluşları ile çok sayıda temsilci, akademisyen ve
öğrenci katıldı. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu Konferans Salonunda
gerçekleştirilen zirvede tarladan sofraya uzanan zenginliğini tescilleme yolunda güç birliği yapıldı.

ZİRVEDE ORTAK YOL HARİTASI ÇAĞRISI
Zirvenin açılış konuşmasını yapan Antalya Valisi Hulusi Şahin, coğrafi işaret konusunda bugüne kadar
yürütülen çalışmaların çok kıymetli olduğunu belirterek, ancak bulunulan noktanın yeterli olmadığını
vurguladı. Antalya dışında başka hiçbir yerde yetişmeyen tropik ürün sayısının bile yaklaşık 30 olduğunu
hatırlatan Vali Şahin, “20.000 kilometrekarelik bu güzide coğrafyada sadece tarımsal ürünler yüzlerle ifade
edilir. Kadim bir kültürümüz var. Bu kültürün yüzlerce yıllık serüveninden süzülerek gelen pek çok
lezzetimiz, ürünümüz ve gıdamız var, yemeklerimiz var. Bunları da sayınca ortaya devasa bir potansiyel
çıkıyor.” diye konuştu.

HER KURUMA COĞRAFİ İŞARET ÖDEVİ
Bu potansiyeli harekete geçirmek için harekete geçmek gerektiğini vurgulayan Vali Şahin, coğrafi işaretler
konuşunda Akdeniz Üniversitesinin ve YÜciTA’nın rehberliğinde her kuruma verilecek ödevle çalışmalara
başlayacaklarını kaydetti. Vali Şahin “Bu işin uzmanları bir ev ödevi veriyorlar. Biz ev ödevimizi alıyoruz.
O ödevini yapacağız, paylaşacağız. Kaymakamlarımız, belediye başkanlarımız, oda başkanlarımız. tam
paydaşlarımızla üzerimize düşen ne ise hangi ürün bize düştüyse tek tek çalışacağız. Bu konuda Rektör
hocamı tebrik ediyorum. Bu merkez bizim tam da aradığımız şeydi. Çünkü bize bir kılavuzluk yapacak ve
bir yön verecek akademik olarak merkez gerekiyordu. O merkez de artık Akdeniz Üniversitemizde var.
Dolayısıyla bir taraftan YÜciTA var. Bir taraftan Akdeniz Üniversitesinin Coğrafi İşaretler Uygulama ve
Araştırma Merkezi var. Onlar bizim rehberimiz olacak. Bizler de odalar, borsalar, kaymakamlıklar, belediye
başkanlıkları her birimize lütfen isim isim ödev verin alalım, ödevimizi çalışalım. Bu coğrafya, bu kültür
muhteşem. Bu kültür çok kadim ama bu aynı zamanda bize bir sorumlulukta yüklüyor. Bu sorumluluğun
gereğini yapmamız gerekiyor.” dedi.

ANTALYA TARIMDA TÜRKİYE’NİN LOKOMOTİFİ
Türkiye’nin örtü altı üretiminin yarısının Antalya’da olduğunu söyleyen Antalya Büyükşehir Belediye
Başkanı Muhittin Böcek ise Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak 21 hal, 1938 tüccar ve komisyoncuyla
işlem hacmi büyüklüğü olarak Türkiye’de 1. sırada olduklarını ifade etti. Üretilenlere değer katan Coğrafi

İşaretler Zirvesinin Antalya’da düzenleniyor olmasının çok anlamlı olduğuna değinen Başkan Böcek

“Coğrafi işaretler sadece bir ürünün adı değil üretildiği bereketli toprakların kültürünü, tarihini, üretim
bilgisini ve emeğini temsil eden çok kıymetli bir kimliktir. Yerel yönetimler olarak bizler, bu kimliğin
korunması, yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılması noktasında önemli sorumluluklara sahibiz. Çünkü
coğrafi işaretler yalnızca bir pazarlama aracı değil, aynı zamanda kırsal kalkınmanın, yerel istihdamın, kadın
ve genç girişimciliğin en güçlü destekçisidir. Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak bizler, sadece zengin
tarım ürünlerimizi değil, bu ürünlerin arkasındaki kültürel mirası da korumaya gayret ediyoruz. Gazipaşa
narından Korkuteli Karyağdı Armuduna, Alanya Muzundan Finike Portakalına, Manavgat Susamından
Antalya Piyazına, serpme böreğine ve muhteşem kabak tatlısına kadar birçok ürünümüzün coğrafi işaret
sürecini destekliyor, üreticilerimize eğitim, lojistik ve pazarlama desteği veriyoruz.” diye konuştu.

KÜLTÜRÜMÜZE, EMEĞİMİZE SAHİP ÇIKALIM
Coğrafi işaretli ürünler alanında hem Antalya’nın hem Türkiye çok zengin olduğunu söyleyen Akdeniz
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan ise “Bu alanda Türkiye'den daha zengin bir ülke var mı? O
kadar güzel, o kadar bereketli bir coğrafya ki yüzyıllarca bin yıllarca birçok medeniyet gelmiş geçmiş. Bu
medeniyetleri bıraktığı kültürler var. Coğrafi işaret ne demek, kültür demek, benlik demek; yani geçmiş
demek. Ve aynı zamanda bugün demek, gelecek demek. Coğrafi işaretler ekonomi demek, emek demek.
Ancak şu günlerde maalesef kültürümüzde de biraz erozyonlara uğruyoruz. Bu anlamda var gücümüzle
sahip çıkmamız gerekiyor.” dedi.

YELTEN TARHANASI VE SİDE NARI İÇİN TESCİLİ İÇİN BAŞVURU
Akdeniz Üniversitesi olarak bu konuda yaptıkları çalışmalara değinen Rektör Prof. Dr. Özlenen Özkan
“Akdeniz Üniversitesi olarak, ben ilk rektör olduğum zaman Yavuz hocam yanıma geldi ve coğrafi işaretler
merkezi kurulması için çalışmalar yaptık. YÖK'e merkez başvurusunda bulunduk. Akdeniz Üniversitesi
Coğrafi İşaretler Uygulama ve Araştırma Merkezimiz 2024 yılı itibarıyla faaliyete geçti. Bu merkezimiz ile
şu anda ‘Yelten Tarhanası’ ve ‘Side Narı’ için tescil başvuruları gerçekleştirildi. Bunun tescilini almaya
çalışıyoruz.” dedi. Coğrafi işaretli ürünler için öncelikle tarımı korumak gerektiğine vurgu yapan Rektör
Özkan, “Öncelikle tarım arazilerini korumamız gerekiyor. Çünkü bundan yıllar sonra tarhana yapacak
domatesimiz olacak mı? Bu anlamda biz coğrafi işaretleri 20 yıl, 30 yıl, 50 yıl sonra sahip çıkmak istiyorsak
şu anda toprağımıza, havamıza, suyumuza sahip çıkmamız gerekiyor.” diye konuştu.

TESCİLLİ ÜRÜNLERDE HEDEF BÜYÜYOR
Antalya’nın coğrafi işaretler alanında hem ürün zenginliği hem de farkındalık düzeyi açısından öncü
şehirlerden biri olduğunu söyleyen Antalya Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır “Finike
Portakalından Antalya Piyazına, Alanya Avokadosundan Manavgat Susamına kadar birçok ürün hem
yerelde sahiplenildiğini hem de ulusal düzeyde tanınır hale geldiğini söyledi. Coğrafi işaretler konusunun
uzun süredir önem verdikleri bir alan olduğunu belirten Çandır, “Biliyoruz ki coğrafi işaret, bir şehrin kendi
kültüründen, doğasından, ikliminden süzülen değerlerin tescillenmesi demek. Bizler de bu değerlerin yok
olup gitmesini değil, aksine büyümesini, tanınmasını, ekonomiye katkı sağlamasını istiyoruz. 16 sene önce
tescilli coğrafi işarete sahip ürün sayımız ancak 109 idi. Bugün 1.700’ü geçti. 700’e yakında başvurumuz
var. Bunların da önemli bir kısmını Odalarımız, Borsalarımız, belediyelerimiz, valiliklerimiz ülkemize
kazandırdı. Ancak bununla da yetinmedik. Yerel zenginliklerimizi, AB nezdinde de koruma altına almaya
başladık. Şu ana kadar 31 ürünümüz, AB'den coğrafi işaret tescilini aldı. 81 ürünümüz de sırada bekliyor.
TOBB Brüksel Ofisimizle, coğrafi işaretlerin AB tescil aşamalarına yardımcı oluyoruz. İnşallah hem
ülkemizde, hem de AB’de tescilli ürünlerimizin sayısını artırmaya devam edeceğiz.” diye konuştu.

 

GASTRONOMİ TURİZMİNDE PAY ARTMALI

Turizmde gastronomi payının artması gerektiğine vurgu yapan Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim

Kurulu Başkanı Yusuf Hacısüleyman, “Biz turizm pastasından yeterince pay aldığımızı düşünmüyoruz.
dünyada 1.9 trilyon dolar bir para dönüyor turizm hareketinde. Bundan herkes pay almak istiyor. Biz de 60
milyar dolar civarında ülke olarak pay alıyoruz ama bu 1.9 trilyon doların yüzde yirmisi gastronomiden
kaynaklıyor. Gelen insanların yeme içme kültürünü tanımak için harcadıkları paradan oluşuyor. Biz de bu
değişik oranlarda ifade edilebiliyor. Bazı kurumlarımız yaptıkları çalışmada %18 diyorlar Türkiye için.
dünya turizm örgütündeki bazı rakamlar ispanya için %25 rakamını işaret ediyor. Yani coğrafi işaretli
ürünlerimizi yapacağız ama bunu pazarlamamız gerekiyor ve insanlar ülkemize gelirken internette
okuduklarında şöyle bir şey varmış sizde bundan yemek istiyorum demesini sağlamamız gerekiyor.
Tanıtımını yapmamız gerekiyor.” ifadeleri kullandı

TÜRKİYE'DE 2422 TESCİLLİ ÜRÜN BULUNUYOR
Coğrafi işaretli olarak tescillenen ürünler konusunda dünya ve Türkiye istatistiklerini paylaşan BM Tarım ve
Gıda Örgütü (FAO) Türkiye Temsilci Yardımcısı Dr. Ayşegül Selışık da “Coğrafi işaretli ürünler Özellikle
gıda güvenliğinin konuşulduğu günlerde özellikle çiftçi için çiftçinin katma değerli bir ürünü sunabilmesi
adına en önemli değer. Bunu iyi değerlendirmek lazım. Bugüne kadar yapılan çalışmalarla bize verilen
güncel rakamlara göre şu anda Aydın Memecik Zeytini ile 31 bire ulaşmışız, Avrupa Birliği nezdinde tescilli
coğrafi işaret sayımız. Bu gerçekten çok güzel bir rakam. Türkiye'de 2422 tescilli ürün bulunuyor,
Avrupa'da 44.051, Asya'da ise 44.043 ürün coğrafi işarete sahip. Dünyada da coğrafi işaretli ürün sayısı
9460. Bunun 2422’si tescilli olarak Türkiye’de ama Avrupa Birliği'nde de 31 ürün çok kötü değil ama daha
da çok sayıda ürünümüz var ve sahada gezdikçe çok ilginç ürünlerle karşılaşıyoruz. Eminim sizler de
öylesinizdir. O ürünlerin de tescillenip raflarda yerini bulması katma değere dönüştürülmesi önemli.” diye
konuştu.

AÇILIŞ KONFERANSINDA YAPILMASI GEREKENLER KONUŞULDU
Açılış konuşmalarının ardından YÜciTA Başkanı Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu tarafından Açılış Konferansı
verildi. Antalya Valisi Hulusi Şahin ve Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan’ın takip
ettiği Açılış Konferansı’nda YÜciTA Başkanı Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu, coğrafi işaretlerin dünya
ölçeğinde, Avrupa’da, Türkiye’de ve Antalya özelindeki güncel gelişmeleri katılımcılarla paylaştı.
Tekelioğlu, coğrafi işaretler konusunda izlenmesi gereken yolları ve yapılması gerekenleri ifade ederek
toplantıların gerçekleşmesinde emeği geçenlere teşekkür etti. Açılış Konferansının ardından İİBF fuaye
alanında Antalya’ya has yöresel ürünlerin tadımı gerçekleştirildi. İki gün boyunca dolu dolu geçecek
Zirvede coğrafi işaretler konuşu çeşitli boyutlarıyla ele alınacak.

Antalya HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve izmir35haber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.