İsrail'in hedefi rejim değil, nükleer programı!
İsrail'in hedefi rejim değil, nükleer programı!
İsrail hava kuvvetlerince ilk gece yapılan hava taarruzları sonucunda İran'ın üst düzey askeri kaynaklarının alınıp, kısa bir süre için İran'ın askeri rejiminde bir zafiyete neden olabileceğini dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, "Ancak, askeri teknoloji içinde yeterli tecrübeye sahip alt kademedeki personel çok kısa süre içinde yapılan atamalarla bu zafiyetin kısa sürede giderilebileceği. Aslında 2 gün dahi dolmadan gerekli atamalar yapılmıştır. Nükleer bilim adamlarının çalıştırıldığı İran'ın bilimsel ve teknolojik kapasitesinde kısa sürede zayıflığı ve İran'ın çok fazla hızlara neden olabilir. Bu maksatla, çeşitli seçeneklerin oluşturulacağı bilim adamının açığını sürdürecek şekilde eğitimin gerçekleştirileceği yer alıyor.” dedi.
İsrail hava kuvvetlerince ilk gece yapılan hava taarruzları sonucunda İran'ın üst düzey askeri kaynaklarının alınıp, kısa bir süre için İran'ın askeri rejiminde bir zafiyete neden olabileceğini dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, "Ancak, askeri teknoloji içinde yeterli tecrübeye sahip alt kademedeki personel çok kısa süre içinde yapılan atamalarla bu zafiyetin kısa sürede giderilebileceği. Aslında 2 gün dahi dolmadan gerekli atamalar yapılmıştır. Nükleer bilim adamlarının çalıştırıldığı İran'ın bilimsel ve teknolojik kapasitesinde kısa sürede zayıflığı ve İran'ın çok fazla hızlara neden olabilir. Bu maksatla, çeşitli seçeneklerin oluşturulacağı bilim adamının açığını sürdürecek şekilde eğitimin gerçekleştirileceği yer alıyor.” dedi.
İran-İsrail savaşının asıl nedeni İran'ın nükleer silah projesi!
İran-İsrail savaşında beşinci gününe girilirken gerilimin boyutunun devam etmesi devam ediyor. İran-İsrail savaşını değerlendiren Siyaset Bilimci Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, İsrail'in sadece askeri büyüme hedef kitlesinin üst düzey siyasi yönetiminin henüz hedef almadığını, İran'daki değişim değişimine yönelik bir hedefin olmadığını gösterdiğini söyledi.
Dr. Üyesi Fehmi Ağca, "Eğer İran'ın nükleer silah geliştirme projesi katılırsa, İsrail İran'ı hedef almaz ve böyle bir saldırıda bulunmuyordu. ABD ve İsrail için temel tehdit, İran rejimi değil, İran'ın nükleer silah yapma kapasitesinin tükenmesi ihtimalidir. İran'ın bu kapasitesi ortadan kaldırılırsa ve ABD'nin istediği şekilde bir anlaşmaya razı olmak için savaşa devamına gerek yoktu." dedi.
Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler (İngilizce) Bölümü'nden Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, İran-İsrail savaşını değerlendirdi.
İran hızla dolduracaktır
İsrail hava kuvvetlerince ilk gece yapılan hava taarruzları sonucunda İran'ın üst düzey askeri kaynaklarının alınıp, kısa bir süre için İran'ın askeri rejiminde bir zafiyete neden olabileceğini dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, "Ancak, askeri teknoloji içinde yeterli tecrübeye sahip alt kademedeki personel çok kısa süre içinde yapılan atamalarla bu zafiyetin kısa sürede giderilebileceği. Aslında 2 gün dahi dolmadan gerekli atamalar yapılmıştır. Nükleer bilim adamlarının çalıştırıldığı İran'ın bilimsel ve teknolojik kapasitesinde kısa sürede zayıflığı ve İran'ın çok fazla hızlara neden olabilir. Bu maksatla, çeşitli seçeneklerin oluşturulacağı bilim adamının açığını sürdürecek şekilde eğitimin gerçekleştirileceği yer alıyor.” dedi.
Saldırıların yeniden düzenlenmesi desteği artırıldı
İsrail'in sadece askeri yönetimi hedef alıp üst düzey siyasi yönetimi henüz hedef almamasını, İran'daki değişim değişimine yönelik bir hedefin olmadığını gösterdiğini söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, "Diğer taraftan üst düzey askeri veya lider siyasilere yönelik suikast eylemleri İran'da yerleşik rejime daha fazla destek vermesine neden olacaktır." diye konuştu.
Başta ABD olmak üzere Batılı güçler İsrail'i destekliyor
İsrail'in bu denli açık ve üst düzey performansa saldırmasının temel oluşturma motivasyonunun, İran'ın nükleer silah yapma işleminin tamamen ortadan kaldırılmasının kararlılaştığını söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, "Çünkü İsrail'in bekasına yönelik en büyük nükleer saldırı bir saldırı olacağı değerlendirilmektedir. Diğer başta ABD olmak üzere, özellikle İngiltere ve Almanya gibi Batılı güçler, İsrail'in kendini savunma beyanı olduğunu ve saldırgan İsrail'i desteklemekte ve İsrail'e silah ve mühimmat desteğini desteklediğini görüyoruz. Batılı devletin desteği sayesinde, savaş ilk 200 uçakla taarruz İsrail'in kapasitesinin yüksek olduğu görülüyor." şeklinde konuştu.
İran'a karşı istihbarat konusunda büyük zafiyet içinde
İsrail'in büyük bir isabetle İran'ın askeri liderlerini ve nükleer bilim adamlarını hedef alarak öldürmesinin, İsrail'in istihbarat örgütü MOSSAD'ın İran'da çok güçlü bir istihbarat ağına sahip olduğunu, İran'ın özellikle karşı istihbarat konusunda çok büyük bir zafiyet içinde olduğunu gösterdiğini anlatan Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, şöyle devam etti:
"Ayrıca, siyasi ekonomin de geçmişteki olaylardan ders almadığını ve İsrail'in saldırı çalışmasının çok yüksek olduğu son derece hassas bir orta düzeyde üst düzey manipülasyonun ve kritik bilimlerinin korunması için yeterli miktarda harcandığını göstermektedir. İran'ın işgücü kapasitesinin ve özellikle hava savunması ABD'nin harp desteği ile, İsrail tarafından yapılan hava taarruzları sırasında verimli hale getirildiği anlaşılmaktadır.
İsrail'in oldukça etkin hava savunma sistemi var
İran'ın İsrail'e vereceği tepkinin İsrail üzerindeki etkilerinin sınırlarının arttığının söylenebileceğini kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, "İsrail'in oldukça etkin hava savunma sistemi sayesinde İran tarafından yapılan balistik füzeler ve dron saldırılarının çok büyük kısmı havada füze hale getirilen ve sınırlı sayıda füzenin demir kubbeyi delerek mesafeleri gözlenmektedir. Ancak İran'ın daha etkili hipersonik füzelerini kullanarak İsrail hava savunma füzesi İsrail'in askeri ve ekonomik hasarlar dağıtabildiği anlaşılmaktadır." dedi.
Hiçbir güç küresel bir savaş istemiyor
ABD'nin Ortadoğu'ya yönelik dış politikasının birinci öncesinin İsrail'in güvenliğine da dikkat ederek Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, şöyle devam etti:
"Bu nedenle, ABD İsrail'i uluslararası hukuka aykırı bütün eylemlere kayıt olmasına rağmen şartsız desteklemeye devam edecek. Özellikle askeri silah, teçhizat ve mühimmat destekleri ve istihbarat paylaşımını sürdürmeye devam edecek. Bu nedenle, İran'ın nükleer olarak tamamen muhafaza edilinceye kadar İsrail'e dayandırılacağı değerlendirilmektedir.
Rusya ve Çin'in tutumu ne?
İsrail'in saldırıları, Rusya ve Çin gibi küresel aktörlerin kınaması dışında önemli bir tepki gösterecekleri güçler. Muhtemelen İran'ın nükleer silah üretme projesinden vazgeçmesi ve ABD ile bir önceki anlaşmaya varması yönünde tavsiye ve telkinlerde bulunuyorlar. Mevcut durumda hiçbir gücün küresel bir savaşın istemediği ve bu savaşın bir önceki durağı olarak değerlendirilmektedir.”
İran'ın nükleer silah geliştirme projesi hedefi
İsrail'in, Ortadoğu'daki mevcut bütün devletleri tehdit olarak algıladığını da vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, "Bu bazen askeri güç kullanarak, bazen de ABD'nin askeri ve siyasi gücünü kullanarak hedef yönetimlerini baskı almak veya yönetim değiştirmekne zorluyor. İsrail için önemli tehdit, aslında karadan sınır komşuları olan Mısır ve Suriye'dir. Bu iki ülkenin gelecekte İsrail'e karşı askeri bir hareket yapma ve siyasi olduğu için, en fazla dağıtmak için İran'ı hedef alır ve böyle bir saldırıda bulunmazdı. ABD ve İsrail için Temel tehdit, İran'ın rejimi değil, İran'ın nükleer silah yapma olanağının erişim olasılığıdır. İran'ın bu yeteneği ortadan kaldırılırsa ve ABD'nin istediği şekilde bir anlaşmaya razı olursa, bu savaşın devamına gerek kalmayacaktır.” şeklinde konuştu.
İran'ın nükleer programı tamamen yok edilene kadar savaşa devam edebilir
İran, İsrail'in askeri ve ekonomik tesislerine ölçüde büyük hasar ve bilhassa askeri ve sivil havaalanlarını yönetmek üzere muhafaza etmek, İsrail'in İran'a karşı en etkili güce sahip hava kuvvetlerinin operasyon yapma kabiliyetini kullanabileceği, savaştan daha uzun süre ABD ile acilen bir uzlaşma sağlanabileceğini anlatan Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bu yerde ABD'nin siyasi kırılması önem kazanacaktır. ABD, böyle bir olasılık halinde İsrail savaşa fiilen bölerek, bölerek'ın nükleer programı tamamen yok edene kadar savaşa devam edebilir. Böylece, İran'ın Hürmüz Boğazını kapatarak Körfez operasyonlarını engellemek olan petrol sevkiyatını engellemeyi durdurmaya çalışmayı. Böyle bir gelişme, İran'ın ABD tarafından daha fazla patlama kabul ve bu şekilde sona eriyor."
İstanbul HABERİ
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.