21. yüzyıl insanının manevi yalnızlığı içinde!
21. yüzyıl insanının manevi yalnızlığı içinde!
Üsküdar Üniversitesi Tasavvuf Araştırmaları Enstitüsü Dr. Öğretim Üyesi Arzu Eylül Yalçınkaya, 21. yüzyılın insanının yaşadığı stres, yalnızlık ve anlam insanları gibi kişilerin tasavvufun sunduğu kadim çözümleri anlattı.
Üsküdar Üniversitesi Tasavvuf Araştırmaları Enstitüsü Dr. Öğretim Üyesi Arzu Eylül Yalçınkaya, 21. yüzyılın insanının yaşadığı stres, yalnızlık ve anlam insanları gibi kişilerin tasavvufun sunduğu kadim çözümleri anlattı.
Harvard'da tasavvufu anlatan Türk akademisyenden manevi reçete!
Tasavvuf geleneği, asırlardır manevî şifa sunar!
2022-2024 yıllarında Harvard Üniversitesi Ortadoğu Araştırmaları Merkezi'nde (CMES) akademisyen olarak bulunan Üsküdar Üniversitesi Tasavvuf Araştırmaları Enstitüsü Öğretim Üyesi Dr.
Dr. dedi.
Üsküdar Üniversitesi Tasavvuf Araştırmaları Enstitüsü Dr. Öğretim Üyesi Arzu Eylül Yalçınkaya, 21. yüzyılın insanının yaşadığı stres, yalnızlık ve anlam insanları gibi kişilerin tasavvufun sunduğu kadim çözümleri anlattı.
2022-2024 yıllarında Harvard Üniversitesi Ortadoğu Araştırmaları Merkezi'nde (CMES) akademisyen (doktora sonrası araştırmacı) olarak bulunan Dr. Arzu Eylül Yalçınkaya, bu süreçte Harvard'da Mevlevî sûfi bakımları ve dinletiler gerçekleştirdi, geleneksel Türk makam müziğinin iyileştirici etkileri üzerine akademik projeler geliştirdi. Halen Kyoto Üniversitesi ile ortaklaşa yürütülen “İki Doğunun Köprüsü” adlı tasavvuf şiiri ve müzik atölyesinde dizisinde yer alan Dr. Arzu Eylül Yalçınkaya, tasavvufun 21. yüzyılda modern insanın içsel işleyişi, gündelik yaşama ve toplumsal barışa nasıl katkılar ele aldı.
21. yüzyıl insanının manevi yalnızlık içinde
Modern insanın manevi bir yalnızlık içinde olduğuna dair işaret eden Dr. Hahamın bilir ilkesi vardır; kişinin iç gidişinde nefsini davranışta, aslında İlâhî hakikatin kendi özündeki varlığını keşfeder. Bu süreç, modern insanın aradığı kimliğini ve anlamını pekiştiriyor.” dedi.
Günümüzde pek çok insan stres ve kaygı içinde savruluyor
Tasavvufun içsel dünyamıza katkının ruhsal derinliği ve huzur getirmesi olduğunu dile getiren Dr. Yalçınkaya, "Günümüzde pek çok insan stres ve kaygı içinde savruluyor; Mevlânâ Celâleddîn Rûmî'nin yüzyıllar boyunca şiirleri aşıp bugün dünyadaki insanlara ilham veriyorsa, bu tam da tasavvufun insandaki özlemlere hitap edebilmesinden dolayıdır. Rûmî'nin mesajı evrenseldir: 'Biz aşkla yaratıldık' der ve modern insanın içsel dünyasında da bu aşk mesajıyla tekrarlanabilir.” diye konuştu.
Tasavvuf asırlarında manevi şifa sunuyor
Tasavvuf geleneğinin, asırlardır manevî şifa sağladığı hatırlatan Dr. Yalçınkaya, "Günümüz insanı yoğun stres altında; zihnimiz sürekli zaman, gönüller yorgun. Tasavvufun teklif ettiği çözümlerden biri, an'da kalma ve tevekkül pratiğidir. Mutasavvıflar, şu anın değerini bilmeyi ve kontrol edemediklerimiz için Allah'a gitmeyi bırakmazlar. Bu başlangıçta, modern psikolojideki mindfulness (bilinçli) ve kabullenme tedavileriyle Örneğin günlük hayatta uygulanabilecek çok basit bir zikir veya nefes egzersizi, stresi azaltıp kişinin açılıp kapanmasına yardımcı olabilir.” ifadesinde bulundu.
Geleneksel Türk makam müziğinin iyileştirici etkileri var
Eski hekimler ve sûfîlerin rast, hüzzam, segâh gibi makamlarla farklı ruh hallerini tedavi etmeye çalıştığı, bizzat de geleneksel Türk makam müziğinin iyileştirici etkileri üzerine akademik projeler yürüttüğünü söyleyen Dr.
Yalnızlık hissinin, çağımızın en büyük manevi yaralarından biri olduğunu ifade eden Dr. Gerçekte ilahi aşkı hisseden kişi, özünde bir kâinatın aile ferdi olduğunu anlar. Ayrıca tasavvufta sohbet ve dergâh geleneği vardır: insanlar tekke ortamında bir araya gelerek gönülden gönüle muhabbet ederlerdi. günümüzde belki tekkeler yok ama bu geleneğin modern versiyonlarına ihtiyaç var.” şeklinde konuştu.
Tasavvuf, insana varoluşsal bir özgürlük sunuyor
Yalçınkaya, “Neden buradayım, hayat gayesi ne? diye soran modern kişiye, tasavvufî öğretilerde bu soruların cevabını bildirir. Tasavvuf öğretisi der ki: 'Sen bu dünyaya bir tohum olarak geldin, kemâle erip meyve vermen için buradasın.' Yani kendi potansiyelini, gelişimini ve Hakikat'i idrak etmek insanın gayesidir.Bu perspektif, anlam boşluklarını doldurmada benzersiz bir katkı sunuyor.Dolayısıyla pozitif psikoloji alanında da maneviyatın ve anlam kaybının mutlulukla ayrılması vurgulanıyor.” dedi.
Maddiyat peşinde koşmak mutluluğa engel olabiliyor
Uluslararası Pozitif Psikoloji Derneği (IPPA) gibi platformlarda "Mevlânâ ve Mutluluk" sunulan sunumlar ve Rûmî'nin asırlar önce dile getirilen hakikatlerin bugün hala küresel çapta terapötik bir etki yarattığını gözlemlediğini aktaran Dr. tasavvufun tavsiyesi hayat tarzı – ölçülülük, şükür, aşk ve hizmet – günümüz insanının aradığı psikolojik iyi oluşum hâlinde mevcutken güçlü bir reçete sunabilir.” diye konuştu.
Mevlânâ'nın manevi yolu, çağların üstü bir ilham kaynağı
Mevlevîlik yani Mevlânâ'nın manevi yolunun, çağlar üstü bir ilham kaynağı olduğunu söyleyen Dr. Bu mesaj, günümüzün dağılmış zihinlerine derin bir odaklanma ve merkezlenme yoğunluğudur. Mevlevîlik'teki hoşgörü ve sevgi ilkeleri de günümüzde ışık saçmaktadır.” ifadesinde bulundu.
Tasavvufun engin kültürel değişimi, ilham kaynağı olmaya devam ediyor
Osmanlı dönemi mutasavvıflarının, modernleşmenin içlerine karşı kapandığını tam olarak gösteriyor tasavvufun evrensel mesajlarını yeni toplumsal yapıda kullandıklarını ifade eden Dr. dedi.
Tasavvufun en güzel yanlarından birinin dil, din, fark etmeksizin insanların kalplerine hitap edebilmesi olduğunu kaydeden Dr. ifadesinde bulundu.
Tasavvuf kültürü dünya çapında ortak bir diyalog zemini sunuyor
Tasavvufun evrensel mesajlarının, uluslararası diyalog platformlarında da büyük ilgi anlatan Dr. diye konuştu.
Tasavvuf, kalpleri yumuşatır
Tasavvufun özünde yatan değerlerin, toplumsal barışın adeta mayası gibi olduğunu da vurgulayan Dr. Yalçınkaya, sayıları şöyle tamamladı:
"Çünkü tasavvuf bize hoşgörü, tevazu, hizmet gibi erdemler. Bir toplum bireyleri bu erdemlerle yoğrulursa, elbette ki sosyal barış da güçlenebilir. Tarihsel Osmanlı tarihleriyle, farklı etnik ve dinlerle birlikte olanlarla uyum içinde uyum içinde yaşayabilmesinde tasavvufî olduklarında büyüyebilir. Mevlevîhâneler, Bektaşî dergâhları sadece tarikatlarına değil, her kesimden Bu, dayanışmanın en somut örneklerindendi. Tasavvuf, 'yaratılan Yaratan'dan dolayı sev' anlayışını benimsediği için, ötekileştirmeyi reddeder. Doi numarası: https://doi.org/10.32739/uha.id.62008
İstanbul HABERİ
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.