HER 6 ÇİFTTEN 1'İ KISIRLIK SORUNU YAŞIYOR!

İnfertilite %50'si erkek ile ilgili olabilir   Üreme, tüm canlılar için yaşamın temel yapı taşlarından biridir. Erkeklerde üreme yeteneğinin bozulması, üretilen sperm üretimi ve işlenmesi, oldukça hassas ve karmaşık özelliklerle gerçekleşme. Bu süreç; Testislerde başlayarak hem lokal sistemin hem de beyindeki testisler arasında uygulayıcı nöroendokrin sisteminin kontrolü altında tutulmaktadır. Fertilite, bir çiftin doğal olarak üremeyi elde etmesini sürdürmeye devam etmektedir. Bu potansiyelin olumsuz etkisine “infertilite” yani kısırlık denilmektedir. Dünya çapında yaygın kabul gören tanımaya göre, kısırlık; Bir çiftin düzenli ve korunmasız cinsel ilişkiye girmesine rağmen 12 ay veya daha uzun bir süre boyunca üremenin ilerlememesi durumudur. Erkek kaynaklı infertilite, tüm infertilite vakalarının devamı oluşur.   Obezite ve sigara kısırlık nedeni   Çocuk sahibi olma hayaliyle yola çıkan evli çiftlerin korunmasız sayılarına rağmen uzun süre çocuk sahibi olamaması çiftler üzerinde toplumsal baskılara neden olmaktadır. Yapılan araştırmalara göre kısırlığın nedeni bazen anne adayı bazen de baba adayıdır. Aşırı kilo, sigara-alkol, düzenli beslenme, hareketsiz yaşam şiddeti kimyasal ve fiziksel nedenler her iki cinsiyetin de ürümesindeki olumsuzlukta etkili olabilir. Ancak erkeklerdeki diğer sağlık sorunları da kısırlık riskini önemli ölçüde artırmaktadır. Erkeklerdeki kısırlık riskini artıran sebeplerin başında sayılan gelir;   1. Testis dışı hormonal veya sistemik problemler (pre-testiküler nedenler) 2. Testislerin kendisinden etkilenmesi (primer testiküler bozukluklar) 3. Spermin sızıntılarında ortaya çıkan sorunlar (testis sonrası sorunlar) 4. Nedeni henüz belirlenememiş olgular (açıklanamayan kısırlık)   İnfertilite nedenleri kolayca belirlenebilir   İnfertilite şüphesi olan erkeklerde tanıya ulaşmak için öncelikle üreme öyküsünün alınmasılı ve semen analizi yapılmalıdır. Bununla birlikte testis boyutları ve kıvamı gibi fiziksel bilginin değerlendirilmesi, eleştirel bakış açısına sahiptir. Gerektiğinde daha ileri tedavilere başvurulabilir. Sperm DNA enfeksiyon analizi, genetik testler, antisperm antikor tayini, hormonal profiller, radyolojik görüntülemeler ve sperm fonksiyon testleri bu yetenek değerlendirilebilir. Hormonal bozukluklar da erkek kısırlığının önemli nedenleri arasında yer alır. Hipofiz bezi hastalıkları, tiroid fonksiyon bozuklukları, prolaktin eksikliği, testosteron eksikliği gibi birçok endokrin problemi doğurganlığı olumsuz etkilenebilir. Hipogonadizm (testosteron eksikliği), hem biyokimyasal hem de klinik belirtilerle seyreden bir diğer önemli durum. Bu farklı testosteron replasman tedavisi (TRT), büyüme hormonunun normal kapasiteye çekilmesini ve kapasitelerinin hafifletilmesini hedefler. Ayrıca erkek genital sisteminin varlığı kesin bir şekilde doğal yolla gebeliği engellemiyorsa, semptom veren kanalların tedavisi de mümkün değildir.   Yaşam değişimi bebek sahibi olma aralığını artırıyor   Bazı fonksiyonel faktörler ve stres de testis fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir. Öte yandan, boşalma bozuklukları (başka bir şekilde anejakülasyon ya da retrograd ejakülasyon) da tedavi edilmesi gereken önemli durumlardır.   Cerrahi tedavide erkek infertilitesi vakaları da iki temel gruba ayrılmıştır:   1. Altta yatan cerrahi sebebin tedavi edilebildiği patolojiler: Varikosel için subinguinal mikrocerrahi varikoselektomi, sperm kanal tıkanıklıkları için vazovazostomi, epididimovazostomi veya ejakülatuvar kanal cerrahileri uygulanabilir.   2. Altta yatan nedenin sırrının mümkün olmadığı durumlar: Özellikle non-obstrüktif azospermi (menide hiç sperm bulunmaması) vakalarında mikro-TESE (mikrocerrahi testiküler sperm ekstraksiyonu) gibi ileri girişimler yapılabilir. Sperm elde etmek amacıyla uygulanan ücretler arasında PESA, MESA, TESA, TESE ve mikro-TESE gibi teknikler, kısırlık tedavisi önemli yer tutar. Sonuç olarak, erkek infertilitesine neden olan çok sayıda faktör vardır ve tedavi şekli, sorun kaynağına göre değişiklik gösterir. Hangi tedavi yöntemi seçilirse seçilsin, yaşam tarzını değiştirebilirseniz tedaviyi de gerçekleştirebilirsiniz. Dengeli beslenme, düzenli egzersiz, tütün ve alkolün azaltılması, stresin azaltılması gibi unsurların doğurganlık üzerinde olumlu etkiler yaratmasını sağlar. Özellikle sigara kullanımı sperm şiddetini ciddi şekilde düşürürken, ideal kiloda kalmak ve aktif bir yaşam tarzı benimsemek hem fiziksel hem de ruhsal sağlık açısından. Tedavinin olumlu bir ruh haline yaklaşmak da başarısının artması önemli faktörlerdendir.