Prof. Dr. Deniz Ülke Kaynak'tan PKK'nın silahlarının yakınlığına bakılması analiz ediliyor!

Gündem 12.07.2025 - 13:25, Güncelleme: 12.07.2025 - 13:25
 

Prof. Dr. Deniz Ülke Kaynak'tan PKK'nın silahlarının yakınlığına bakılması analiz ediliyor!

Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Deniz Ülke Kaynak, terör örgütünün PKK'nın silah bırakma görüntülerini ve sürecini arka planını siyasi, psikolojik ve oluşturulan boyutlarıyla analiz etti.

" Yakmak kalıcı bir vedadır… “Silahları yakmak, artık geri alınamayacak şekilde bir dönemi kapatmaktır. Bir vedadır…” PKK'nın silah bırakmasıyla ilgili bilgiler ve arka planını değerlendiren Siyaset Bilimci Prof. dedi. Prof. Dr. Kaynak: “40 yıldır varlık gösteren, bu terörün engellendiği, püskürtülmesine olanak sağlayan, bölgesel ve uzağa doğru uzanan son derece önemli bir dönüm noktasıdır.” Kaynak: “Silahların yakılması sadece teknik bir 'silah bırakma' anlamına gelmez. Aynı zamanda güçlü bir psikolojik anlam taşıyor: Yakmak, artık geri alınamayacak şekilde bir dönem devre dışı bırakmaktır.” Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Deniz Ülke Kaynak, terör örgütünün PKK'nın silah bırakma görüntülerini ve sürecini arka planını siyasi, psikolojik ve oluşturulan boyutlarıyla analiz etti. Silah bırakma ayrıntıları uzun bir süreç içerisinde inşa edildi Prof. Misak-ı Millî sınırları içerisinde kabul gören bölünmez bütünlüğüne karşı büyüme ve küresel güçlerce emperyalist hedeflerle şekillendirilmiş bir ideolojiye karşı yürütülen bir mücadeledir. Türkiye, 40 yılı aşkın bir süre boyunca PKK'nın yıpratıldığı Deniz Ülke Kaynak, "Türkiye, 40 yılı aşkın bir süredir PKK'nın ekonomik, psikolojik, sosyal ve sistematik olarak sistematik biçimde yıpratılmış bir ülkedir. Bu durum, toplumun damarlarında an bir gibi yardım etmek için harcadığı; biriktirdiği ve karşıladığı şekilde yaklaşır hale gelir. Travmaların göstergesidir, bu açıdan Milli Mücadele'nin devam etmesi ve açıkça güçlenmesi, aslında daha eski hareket süreleri filizleri atılmış bir siyasiin devamı niteliğindedir. diye konuştu. Silah bırakan taraf, teslim olan taraftır Sosyal medya ya da bazı televizyon yayınlarında dile getirildiği gibi, Türkiye'de “yeni bir dönem başlıyor”, “Kürdistan devleti kuruluyor” şeklinde cümlelerin gerçekle bağlanmadığını anlatan Prof. Dr. Deniz Ülke Kaynak, şöyle devam etti: "Burada açıkça devam eden şey, silah bırakan tarafında kim olduğudur. Silah bırakan taraf, teslim olan taraftır. Bu, çok net bir durum. Çatışma koşullarında yönetilen yapılar –ki bunlar arasında kaçakçılar, insan kaçakçıları, silah kaçakçıları gibi aktörler yer almak üzere ayrılırlar. Hatta bazı yapılar, örneğin uzun süreli tartışma halinde olan koruculuk sistemi dahi bu ekosistem içinde yeniden değerlendirilmek üzere tasarlanmıştır. Gelinen nokta ne son ne de başlangıç Dr. ifadesinde de bulundu. Hukuki süreç, bundan sonraki dönemde önemli bir patlama meydana gelir Hukuki süreci bundan sonraki dönemdeki önemli bir patlamanın oluştuğunu anlatan Prof. Dr. Kaynak, olayların da dile getirildiğini dile getirdi: "Ancak daha derin ve bir bakış açısıyla asıl mesele: Terörün sahadaki koşullar ortadan kalkmış olabilir; ancak bu koşullar için kullanan emperyalist güçlerin hedefi sona ermiş midir? Hayır, sona ermemiştir. PKK ısırır, CKK başlar. Bu nedenle birincisi, biz daima bu tür yeni taşeron yapıların ortaya çıkmasına hazırlıklı olmalıyız. Devletle vatandaşlar arasındaki bağları yeniden güçlendirecek, toplumsal bütünlüğü güçlendirecek bir tedaviye geliştirilecek var. Çünkü bu mücadele yalnızca kaba güçle sürdürülebilecek bir mücadele değil. Sonuçta dağa çıkanlar da bizim evlatlarımızdı. Belki Türk Silahlı Kuvvetleri'nde görev alacaklardı ama kandırıldılar, yönlendirildiler, başka bir şekilde içeriye girdiler. O gün itibariyle zaten bizim için bir kayıp haline geldiler. Bu şekilde ilerleyen süreçte benzer durumların tekrar yaşanmaması, yeni nesillerin aynı tuzaklara düşmemesi için daha akıllı, daha bütüncül davranışımız ve bu deneyimden dersler çıkarmamız şartı.”   Yakmak kalıcı bir vedadır… Deniz Ülke Kaynak, "Politik psikoloji alanında çalışan biri olarak şunu belirtmeliyim ki, örneğin silahların yakılması sadece teknik bir 'silah bırakma' anlamına gelmez. Aynı zamanda güçlü bir psikolojik anlam taşır: Yakmak, artık geri alınamayacak şekilde bir uzaklaştırılır. Bırakmak ise olabilir, amak bir vedadır. Daha kullanılamayacak şekilde imha edilmesi çok güçlü bir sembolik eylemdir.” dedi. Bese Hozat, Öcalan'dan sonra ortaya çıkan en etkili figürlerden biri Dr. Ayrıca bu teslim süreci, üst düzeydeki temsilcilerin gösterdiği şekilde kurgulanmış olarak gösterildi ve bu sürecin ciddiyetini gösteren bir başka durum da yok.” diye konuştu. Tüm bu sürecin kamuoyunda ve yaşananların huzurunda gerçekleşmesi Bir diğer önemli noktanın da artık tüm bu sürecin dünyadakinun ve yardımların durmasında olduğunu kaydeden Prof.Dr. şeklinde konuştu. Elit bir örgüt artık devreden çıkmış durumda! Kaynak, "PKK içinde silah bırakmaya karşı olan gruplar, bu gelişmeden rahatsız olup kendi tabanlarına farklı açıklamalar yapacaktır. Öte yandan, uzatmasını istemeyen bazı çevreler ister siyasi, ister ekonomik oyuncular olsun bu gelişmeyi farklı boyutlara çalışacaktır: 'Daha büyük bir savaş başlıyor', 'Kürdistan kuruluyor' gibi tezviratlar çözülebilir. Bu başlı olumlu bir gelişmedir.” ifadesinde bulundu. Bundan sonra akıllarla hareket etmek istiyoruz 40 yıl boyunca Türkiye'nin sosyal, siyasal ve psikolojik dokusuna zarar vermiş; Geniş bir kitleye ayrılmış bir terörün silah bırakmasının, her koşulda pozitif bir adım olduğunu da dilediğini söyleyen Prof. Dr. Kaynak, şunları söyledi: “Peki bu adımla her şey bitti mi? Hayır, bitmedi. Millî Mücadele, şekil değiştirme devam edecek. O meşhur ifadeyle söyleyelim: 'Hattı müdafaa yoktur, sathi müdafaa vardır.' Ve artık tüm yurt topraklarıyla sınırlı değil. Görüntülerin hem kamuoyuna hem de uluslararası topluma açık bir şekilde istenmiş Kaynak, "Türkiye şu anda tam anlamıyla bir 'Habur oranları' ayrılmış durumda. Özellikle geçmiş çözümlerde yaşanan ağır provokasyonlar ayrıldı. O dönemlerde şenliklere, bombalılara maruz kaldığımız çok sayıda olay. Ne zaman 'ateşkes' veya 'barış süreci başlıyor' denilse, kısa sürede bu süreçten zaman içinde paylaşılabilirdi. Dünya çapında hem uluslararası toplumun genel görünümü istenmiş hem de bu da oldukça kontrollü bir şekilde yürütülmüş.” dedi. Ortaya çıkan ürünler umut verici ve psikolojik açıdan güçlü Kaynak, "Ancak tüm bu risklere rağmen, ortaya çıkan umut verici ve psikolojik açıdan güçlüdür. Kamuoyunu müzakere etme olumlu etkiler doğurabilir. Ama daha da önemlisi, bu görüntüler küreselnara 'PKK artık bitti' mesajını net olarak verilebilir. Zira Avrupa'da ve başka yerlerde PKK'ya mali destek veren mevcut. ifadesinde bulundu. Devlet gösterileri konusunda doğru olanı yapmıştır Bu tür işlemlerde görüntü toplanmasına genellikle izin verilmediğini dile getiren Prof. Dr. Kaynak, şu şekilde tamamladı: Gördüğüm, Millî İstihbarat Teşkilâtı İbrahim Kalın'ın başarılınde son derece başarılı ve dikkatli bir süreç yönetimi gerçekleştirmiştir. Sosyal medya ortamında ise biraz daha provokatif bir tablo çiziyor. Bir iletişimin çoğaltılması gerekiyor. Genel olarak Türkiye'de para harcamak mümkün, ancak bir düşünceyi yok etmek en etkili yolu bulmak değil; şekillendirilmiş bir mecraya dönüştü. Dolayısıyla bu alanı da boş bırakmak gerekiyor.”
Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Deniz Ülke Kaynak, terör örgütünün PKK'nın silah bırakma görüntülerini ve sürecini arka planını siyasi, psikolojik ve oluşturulan boyutlarıyla analiz etti.

" Yakmak kalıcı bir vedadır…

“Silahları yakmak, artık geri alınamayacak şekilde bir dönemi kapatmaktır. Bir vedadır…”

PKK'nın silah bırakmasıyla ilgili bilgiler ve arka planını değerlendiren Siyaset Bilimci Prof. dedi.

Prof. Dr. Kaynak: “40 yıldır varlık gösteren, bu terörün engellendiği, püskürtülmesine olanak sağlayan, bölgesel ve uzağa doğru uzanan son derece önemli bir dönüm noktasıdır.”

Kaynak: “Silahların yakılması sadece teknik bir 'silah bırakma' anlamına gelmez. Aynı zamanda güçlü bir psikolojik anlam taşıyor: Yakmak, artık geri alınamayacak şekilde bir dönem devre dışı bırakmaktır.”

Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Deniz Ülke Kaynak, terör örgütünün PKK'nın silah bırakma görüntülerini ve sürecini arka planını siyasi, psikolojik ve oluşturulan boyutlarıyla analiz etti.

Silah bırakma ayrıntıları uzun bir süreç içerisinde inşa edildi

Prof. Misak-ı Millî sınırları içerisinde kabul gören bölünmez bütünlüğüne karşı büyüme ve küresel güçlerce emperyalist hedeflerle şekillendirilmiş bir ideolojiye karşı yürütülen bir mücadeledir.

Türkiye, 40 yılı aşkın bir süre boyunca PKK'nın yıpratıldığı

Deniz Ülke Kaynak, "Türkiye, 40 yılı aşkın bir süredir PKK'nın ekonomik, psikolojik, sosyal ve sistematik olarak sistematik biçimde yıpratılmış bir ülkedir. Bu durum, toplumun damarlarında an bir gibi yardım etmek için harcadığı; biriktirdiği ve karşıladığı şekilde yaklaşır hale gelir. Travmaların göstergesidir, bu açıdan Milli Mücadele'nin devam etmesi ve açıkça güçlenmesi, aslında daha eski hareket süreleri filizleri atılmış bir siyasiin devamı niteliğindedir. diye konuştu.

Silah bırakan taraf, teslim olan taraftır

Sosyal medya ya da bazı televizyon yayınlarında dile getirildiği gibi, Türkiye'de “yeni bir dönem başlıyor”, “Kürdistan devleti kuruluyor” şeklinde cümlelerin gerçekle bağlanmadığını anlatan Prof. Dr. Deniz Ülke Kaynak, şöyle devam etti:

"Burada açıkça devam eden şey, silah bırakan tarafında kim olduğudur. Silah bırakan taraf, teslim olan taraftır. Bu, çok net bir durum. Çatışma koşullarında yönetilen yapılar –ki bunlar arasında kaçakçılar, insan kaçakçıları, silah kaçakçıları gibi aktörler yer almak üzere ayrılırlar. Hatta bazı yapılar, örneğin uzun süreli tartışma halinde olan koruculuk sistemi dahi bu ekosistem içinde yeniden değerlendirilmek üzere tasarlanmıştır.

Gelinen nokta ne son ne de başlangıç

Dr. ifadesinde de bulundu.

Hukuki süreç, bundan sonraki dönemde önemli bir patlama meydana gelir

Hukuki süreci bundan sonraki dönemdeki önemli bir patlamanın oluştuğunu anlatan Prof. Dr. Kaynak, olayların da dile getirildiğini dile getirdi:

"Ancak daha derin ve bir bakış açısıyla asıl mesele: Terörün sahadaki koşullar ortadan kalkmış olabilir; ancak bu koşullar için kullanan emperyalist güçlerin hedefi sona ermiş midir? Hayır, sona ermemiştir. PKK ısırır, CKK başlar. Bu nedenle birincisi, biz daima bu tür yeni taşeron yapıların ortaya çıkmasına hazırlıklı olmalıyız.

Devletle vatandaşlar arasındaki bağları yeniden güçlendirecek, toplumsal bütünlüğü güçlendirecek bir tedaviye geliştirilecek var. Çünkü bu mücadele yalnızca kaba güçle sürdürülebilecek bir mücadele değil. Sonuçta dağa çıkanlar da bizim evlatlarımızdı. Belki Türk Silahlı Kuvvetleri'nde görev alacaklardı ama kandırıldılar, yönlendirildiler, başka bir şekilde içeriye girdiler. O gün itibariyle zaten bizim için bir kayıp haline geldiler. Bu şekilde ilerleyen süreçte benzer durumların tekrar yaşanmaması, yeni nesillerin aynı tuzaklara düşmemesi için daha akıllı, daha bütüncül davranışımız ve bu deneyimden dersler çıkarmamız şartı.”

 

Yakmak kalıcı bir vedadır…

Deniz Ülke Kaynak, "Politik psikoloji alanında çalışan biri olarak şunu belirtmeliyim ki, örneğin silahların yakılması sadece teknik bir 'silah bırakma' anlamına gelmez. Aynı zamanda güçlü bir psikolojik anlam taşır: Yakmak, artık geri alınamayacak şekilde bir uzaklaştırılır. Bırakmak ise olabilir, amak bir vedadır. Daha kullanılamayacak şekilde imha edilmesi çok güçlü bir sembolik eylemdir.” dedi.

Bese Hozat, Öcalan'dan sonra ortaya çıkan en etkili figürlerden biri

Dr. Ayrıca bu teslim süreci, üst düzeydeki temsilcilerin gösterdiği şekilde kurgulanmış olarak gösterildi ve bu sürecin ciddiyetini gösteren bir başka durum da yok.” diye konuştu.

Tüm bu sürecin kamuoyunda ve yaşananların huzurunda gerçekleşmesi

Bir diğer önemli noktanın da artık tüm bu sürecin dünyadakinun ve yardımların durmasında olduğunu kaydeden Prof.Dr. şeklinde konuştu.

Elit bir örgüt artık devreden çıkmış durumda!

Kaynak, "PKK içinde silah bırakmaya karşı olan gruplar, bu gelişmeden rahatsız olup kendi tabanlarına farklı açıklamalar yapacaktır. Öte yandan, uzatmasını istemeyen bazı çevreler ister siyasi, ister ekonomik oyuncular olsun bu gelişmeyi farklı boyutlara çalışacaktır: 'Daha büyük bir savaş başlıyor', 'Kürdistan kuruluyor' gibi tezviratlar çözülebilir. Bu başlı olumlu bir gelişmedir.” ifadesinde bulundu.

Bundan sonra akıllarla hareket etmek istiyoruz

40 yıl boyunca Türkiye'nin sosyal, siyasal ve psikolojik dokusuna zarar vermiş; Geniş bir kitleye ayrılmış bir terörün silah bırakmasının, her koşulda pozitif bir adım olduğunu da dilediğini söyleyen Prof. Dr. Kaynak, şunları söyledi:

“Peki bu adımla her şey bitti mi? Hayır, bitmedi. Millî Mücadele, şekil değiştirme devam edecek. O meşhur ifadeyle söyleyelim: 'Hattı müdafaa yoktur, sathi müdafaa vardır.' Ve artık tüm yurt topraklarıyla sınırlı değil.

Görüntülerin hem kamuoyuna hem de uluslararası topluma açık bir şekilde istenmiş

Kaynak, "Türkiye şu anda tam anlamıyla bir 'Habur oranları' ayrılmış durumda. Özellikle geçmiş çözümlerde yaşanan ağır provokasyonlar ayrıldı. O dönemlerde şenliklere, bombalılara maruz kaldığımız çok sayıda olay. Ne zaman 'ateşkes' veya 'barış süreci başlıyor' denilse, kısa sürede bu süreçten zaman içinde paylaşılabilirdi. Dünya çapında hem uluslararası toplumun genel görünümü istenmiş hem de bu da oldukça kontrollü bir şekilde yürütülmüş.” dedi.

Ortaya çıkan ürünler umut verici ve psikolojik açıdan güçlü

Kaynak, "Ancak tüm bu risklere rağmen, ortaya çıkan umut verici ve psikolojik açıdan güçlüdür. Kamuoyunu müzakere etme olumlu etkiler doğurabilir. Ama daha da önemlisi, bu görüntüler küreselnara 'PKK artık bitti' mesajını net olarak verilebilir. Zira Avrupa'da ve başka yerlerde PKK'ya mali destek veren mevcut. ifadesinde bulundu.

Devlet gösterileri konusunda doğru olanı yapmıştır

Bu tür işlemlerde görüntü toplanmasına genellikle izin verilmediğini dile getiren Prof. Dr. Kaynak, şu şekilde tamamladı:

Gördüğüm, Millî İstihbarat Teşkilâtı İbrahim Kalın'ın başarılınde son derece başarılı ve dikkatli bir süreç yönetimi gerçekleştirmiştir. Sosyal medya ortamında ise biraz daha provokatif bir tablo çiziyor. Bir iletişimin çoğaltılması gerekiyor. Genel olarak Türkiye'de para harcamak mümkün, ancak bir düşünceyi yok etmek en etkili yolu bulmak değil; şekillendirilmiş bir mecraya dönüştü. Dolayısıyla bu alanı da boş bırakmak gerekiyor.”

İstanbul HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve izmir35haber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.